s:81)Ego sizden,kendinize dikkatle ozen gostermenizi ister.Ego,kandirilirsiniz,sizden yararlanirlar,uzerinizden gecinirler diye endiselenir.Ego sizi etrafinizin tehlikelerle dolu oldugu konusunda uyarir.Ego,gercek hayatta herkesin birbirinin kuyusunu kazdigini bilmenizi ister.Ego,hicbir sekilde azla yetinemeyeceginizi bilir.Ego,hic kimsenin sizden daha onemli olmadigini soyler.Ego,butun bunlara kulak asmayacaginizdan korkar.Ego,insanlarin sizi bir kenara itebileceklerini,sayginliginiza golge dusurebileceklerini,sizi kurban edebileceklerini fisildar kulaginiza.Ego,sizin hakli olmaniza ister.Ego acelecidir.Ego baskalarini suclar.Ego size " dikkat et!" der.
Benligin cephesindense durum farkli gorunur.
Benliginiz sizin benzersiz oldugunuzu bilir.Benlik, kendinizi ozgurce acmanizi ister.Benlik ozgur olmanizi ister.Benlik , engindir.Benlik,sizin obur insanlardan farksiz oldugunuzu gorur.Benlik,hatalari ustlenebilir ve onlardan ders alir.Benlik,her insanin baskasinin kuyusunu kazmakla ugrasmadigini bilir.Benligin hayal kurmak icin zamana ihtiyaci vardir.Benlik,ruyalarin,siirin,imgelerin diliyle,retorikli bir dille konusur.Benlik,kendimiz icin en iyi seyi her zaman bilemeyecegimiz gercegini teslim eder.Benlik,beklenmedik olana hazirliklidir.Benligin ne basi vardir ne de sonu.
s:116) Bedeninizin haritasini kesfetmek ve onun icinde nahif oldugu kadar zinde yasamayi ogrenmek.
Baska insanlara ozen gostermeyi ve onlarla ortak ilgiler gelistirmeyi ogrenmek.
kenidinizi hayatin butun madii gercekleri icine atmak.
Alinteri dokmek
Iyi yemekler yemek ve bol bol kahkaha atmak icin kendinize firsatlar tanimak.
Dogayla ihtiyatli ve bilgiye dayanan bir iliski icine girmek ve onunla girdiginiz iliskinin n\incelikli yansimalarinda kendi dohganizi kesfetmek
Butun cevrenize guzellik ve duyarlik sacmak
kendinizi yaratici bir bicimde ifade etmek -sarki soylemek,dans etmek.yazmak,resim yapmak,rol yapmak,bir turku tutturmak,camurla calismak veya bahceyle ugrasmak.
Genellikle cocuklarla birlikteyseniz,yetiskin insanlarla birlikte olmaya,yetiskinlerle birlikteyseniz cocuklarla birlikte olmaya zaman ayirmak.
Her yas grubundan arkadas edinmek.
Kendinizi asmak icin uygun ugraslarsecmek -muzik,astronomi,dagcilik,meditasyon gibi-,kendi kendinize sarki soylemek,dans etmek.
Bazi insanlara agirlasmak iyi gelir,bazilarinaysa hizlanmak.
Insani ne kadar zorlasa da hicbir duygu halinin sabit kalmadigini gozlemlemek.
Bu fiilerden hicbiri seksin yerine gecmez.Ama cogunlukla seks de kendi doruklarina ulasamaz.Genellikle iskaladigimiz sey idealize ettigimiz seydir,bir zamanlar elde ettigimiz yada gelecekte elde edecegimiz sey degil.
s:185) Sufi hoca Hazrat Inayat Han dus kirikliklarimizin etrafinda dolanip durmamiza ve iyiliklerimizin uzerine golge dusurmemize neden olabilen duygusalliktan ve kendinle ilgilenmekten kesinlikle uzak durmamizi ogutler: "Duygudaslik yolunda unutulmamasi gereken ilkelerden biri,sevdigimiz ve tanistigimiz insanlari memniun etmek icin elimizden gelen cabayi gostertmemiz gerektigidir.Ama,ayni seyleri sevdigimiz ve tanistigimiz insanlardan beklememiz gerekir.Zira dunyanin oldugu gibi oldugunu ve onu degistiremeyecegimizi ,sadece kendimizi degistirebilecegimizi unutmamaliyiz.Baskalarindan sitedigi seyleri yapmalarini bekleyen kisi duskirikligina mahkumdur...O kisi kendine acimanin en kotu yoksulluk oldugunu unutmamamlidir.Hayati bu sekilde goren,zavalli benliginin herkes tarafindan ,gezegenler tarafindan,hatta tanri tarafindan unutulabilecek,terk edilebilecek,kotu muamele edilebilecek bir benlik oldugunu dusunen kisi icin hicbir umut yoktur:bu kisi cennet bahcesinin surgunudur.Ama 'insan dogasinin ne oldugunu biliyorum,daha fazlasini bekleyemem,gelebilecek en kucuk iyiliklerin gelemsine izin vermeye calismali,gelen her iyiligi memnuniyetle kabul etmeli,buna sukretmeli ve baskalarina elimden gelen iyiligi yapmaya calismaliyim.' diyen kisi duygudaslik ozelligini gelistirmke icin herseye sahiptir...Hayatin odulu hayattir."
s:193)Reynolds'un olaganustu terapisi zen temeline dayaniyor,ama bu ogretisinde Hz. Isa'nin izleyicilerine,Romali askerlerin yuklerini bir mil tasimakla kalmamalari (o zamanlar Yahudilerin Romali askerlerin yuklerini bir mil tasima zorunluluklari varmis.)bir mil daha tasimalari -bu sefer gorec,emir veya yukumluluk geregi olmadan- ogudunden yola cikiyor.
Matta'nin incilinde bu iyilestirici yontem hakkinda cok daha fazla sey ogreniyoruz:"Goz yerine goz,dis yerine dis,dedigini isittiniz.
"ama ben size derim:Kotuye karsi koyma:ve senin sag yanagina kim vurursa , ona otekini de cevir.
"ve eger biri seninle mahkemeye gidip senin gomlegini almak isterse ,ona abani da birak.
"ve kim seni bir mil yurumeye zorlarsa onunla bir mil daha yuru."
s:199)"Tibet Budizminde meditatörlerin içlerine önce bir, sonra iki, derken yavaş yavaş bircok insanın acısını almalarını , sonra da bu acıyı merhametli sevginin gücüyle dönüştürrmelerini sağlayan merhamet meditasyonu (Tonglen) öğretilir.Tibetli Hoca Sogyal Rinpoche, bu uygulamayı şöyle tarif ediyor: "Verme ve almayla ilgili Tonglen uygulamasında,bütün insanlaın ceşitli zihinsel ve fiziksel acılarini merhamet yoluyla üstleniriz: Korkularını, hüsranlarını , çektikleri ağrıları, öfkelerini, suçluluk duygularını ,tatsızlıklarını, şüphelerini, kızgınlıklarını.. ve onlara sevgi yoluyla bütün mululuklarımızı , refahımızı , zihinsel huzrumuzu, şifamızı ve doygunluklarımızı veririz."
...Başkalarının acılarını üstlenmenin insana zararı olup olmadığı şeklindeki kaçınılmaz soruya da Sogyal Rinpoche şöyle yanıt veriyor:"Tonglen'in size zararı olacaksa, bunun size en fazla zararı dokunacak şeyden; egonuzdan, acının kökü olan , kendini dayatan, kendi kendini besleyen zihninizden beslenebilecegini asla aklinizdan çıkarmayın. Tonglen'i mümkün olduğunca çok uygularsanız , kendini dayatan zihniniz zayıfladıkça zayıflar ve hakiki doğanızın ,merhametinizin daha güçlü bir bicimde ortaya çıkmasına olanak tanır.Merhametiniz ne kadar güçlü ve büyük olursa , korkusuzluğunuz ve kendine güveniniz de o oranda güçlü ve büyük olur."
s:245)sahip olmayi istedigimiz ebeveynelr yerine sahip oldugumuz ebeveyneleri nasil hosgorecegimiz...belki de hosgorumuzun turnusol testidir.Zira kendi ebeveynelerimizi cekemezken hosgoruyu bir daha karsilasmayacagimiz insanlar uzerinde uygulamanin bir anlami olabilir mi?
Aranizda kan bagi bulunan biriyle anilarla dolu bir yerde bulunmaktan nefret etmek son derece korkunc bir deneyim.Ayni zamanda insann savunma mekanizmalarini harekete geciren bir deneyim.
s:307)Etrafimiza baktigimizda baskalarinin da aci cektigini -ve yardimimiza ihtiyaclari oldugunu - gorebiliriz.Aci cekme donemlerini cogunlukla inanilmaz bir bicimde icgoru donemlerinin artan bilgeligin ve hatta nesenin izledigini gorebiliriz.Bazen cektigimiz acinin bizden kaynaklandigini -ve acilen,alcakgonullulukle degisiklik yapmasi gereken kisinin bizden baskasi olmadigini-gorebiliriz.Yaridimi istemesini bildigimizde geldigini - ama bazen degisik gorunumlerde geldigini-gorebiliriz.
Yeni bir kalp verecegim sana,
Yeni bir ruh yerlestirecegim icine:
Ve cikaracagim teninden tas kalbini:
Ve bir kalp verecegim sana tenden
...Bağışlayıcılığın tam kalbinde bütün erdemlerde yankısını bulan çekici bir paradoks yer alır: Başkalarıyla olan bağımızı ne kadar açık ve dogru bicimde yaşarsak, bu bağ o kadar az kişiselleşir ve koşullara o kadar az bağlı olur.İncittiğiniz kişinin ya da sizi incittiğini hissettiğiniz kişinin kalbi önünde yere kadar eğilmek suretiyle onunla paylaştığınız şeyleri teslim etmiş olursunuz: ama işte bu bilgi de sizi özgürleştirebilecek kudrettedir.Zira neyi paylaştığımızı anlarsak şefkatin hakikatten, sevgiden ve bütünlükten kaynaklandığını - ve herseyi degiştirebildiğini- anlarız.
Kitabı Ayrıntı Yayınları'ndan edinebilirsiniz.
hayatın ödülü hayattır